Başlarken: Aşağıda anlatılan konuların tamamı bilgi verme amacı taşır. Kulak akıntısı, işitme kaybı, kronik mastoidit ve yüz felci olan hastaların konu hakkında ayrıntı almak istemeleri durumunda baş vurabilecekleri açıklamalar mevcuttur. Hasta yönlendirme veya hiçbir ticari amaç içermez.
Kulak işitme ve denge alıcı organıdır. Hem ses, hem de anti-vertigo görevleri nedeniyle fizyolojik fonksiyon açısından çok komplike bir sistemdir. Ek olarak yüz siniri kulak kemiği içerisinde 3 kıvrımlı kanal halinde kulağa yerleşmiştir. Kulak mikrocerrahisi, fasial sinir komşuluğu nedeniyle zorlu bir ameliyattır. Ameliyathane ve mikroskop imkanları gelişmiş ve personel eğitimli olmalıdır.
Kulak dış kulak, orta kulak ve iç kulak olarak üç bölümde incelenir. Ancak iç kulağın devamı olan beyinsapı ve buradan işitsel kortekse kadar olan bölüm de kulağın ayrılmaz bir parçasıdır. Kulak kepçesi ve dış kulak yolundan alınan ses dalgaları orta kulağa gelir. Orta kulak zarla başlar, iç kulakta oval pencere denilen diğer bir zarla biter. Orta kulak giriş penceresiyle çıkış penceresinin yüzey alanı farkı ve bu iki sistem arasında mekanik ses enerjisini ileten kemikçikler sayesinde iç kulak sıvıları titreşir.
Scala media iç kulakta kohlea denilen salyangoz benzeri yapı içerisinde yerleşmiştir. Burada bulunan corti organı bu titreşimleri elektrik enerjisi olarak işitme sinirine verir. Beyin sapındaki çekirdeklere taşınan uyarı beynin temporal bölgesindeki işitme merkezine ulaşır. Scala media işitme salyangozunun arka kısmında denge alıcı organı olarak şekillenmiştir. 3 yarımdaire kanalı, utriculus ve sacculus iç kulağın denge alıcısı olarak görev görmektedir.
Kulak ameliyatı yapabilmek için kullanılan en önemli araç kulak mikroskobu ve mikrocerrahi aletleridir. Konu üzerinde tecrübeli bir anestezi ekibi ve ameliyat hemşiresi yapılan işin en önemli destekçisidir. Kanamanın az olması yani hipotansif anestezi konusunda cerrah ve anestezist uyumu komplikasyonlardan kaçınmak açısından olumlu katkı yapacaktır. Ameliyat yapılan bölge yaklaşık 10 mm³ lük bir hacim içerisindedir. Gerektiğinde vücudun en küçük kemiği olan stapes üzerinde uygulamalar yapılır. Stapes tabanı oval ve uzun çapı yaklaşık 1mm olan bir kemiktir.
İşin küçük bir bölgede mikro-cerrahiyle steril ortamda yapılıyor olmasının yanısıra en önemli zorlaştırıcı faktör fasial sinir, yani yüze giden sinirin tam bu boşluk içerisinden geçen iki parçasının olmasıdır. Anatomi konusunda kusursuz bilgi ve tecrübe aranmasının önemli sebeplerinden birisi bu hassas noktadır.
Kulak mikroskopik yaklaşımı gerektiren diğer bir hastalık ise yüz felçleridir. Bell paralizisi denilen yüz felçlerinde neden fasial sinirin kulak kemiğindeki kanalında sıkışmasıdır. Bu sıkışma yüz mimik hareketlerinin bozulması veya kaybolması ile sonuçlanır. Sinire olan basınç ne kadar erken kaldırılırsa o kadar hasar kalmadan iyileşme elde edilecektir. Riskin yüksek görüldüğü, veya tekrarlayan vakalarda 1 aylık iyileşme süresi beklenmeden sinir dekompresyon ameliyatı planlanabilir.